Kimbilir ne zaman başladı…
Örümcek Adam’ı radyoaktik örümcek ısırmış, Oburiks kazana düşmüş… Peki ya Şeytan?
Judith’in (Malika Liberman) Masal Terapi kitabında, Yaşlı Baba rüyasında gördüğü dünyayı yaratırken, işler umduğu gibi gitmiyor. Ellerinden çıkanla rüyası bir olmayınca, hayal kırıklığı ile atıyor elindeki çekici, fırlatıyor dünyaya. Çekiç bir kayaya çarpıyor ve kayanın gölgesinden Şeytan doğuyor.
İncil? Baskı makinesi bulunur bulunmaz en çok basımı yapılan kitap? Acaba Şeytan böyle mi doğdu, büyüdü, serpildi? İncil’i ilk çoğaltanlar “şeytanınız bol olsun” mu dedi hepimize çaktırmadan?
Bir de Tarot var. Ben Kali’ye benzetiyorum klasik Tarot kartlarındaki halini. Acaba onunla yeni bir hikaye mi yazsak? Kali ile Şeytan evlenmişler mesela… Yok çok sıkıcı.
Kali Şeytan’ı doğursa? Yine sıkıcı.
Şeytan bir gün rüyasında Tanrıça Kali’yi görmüş ve görür görmez aşık olmuş. Hah! Hadi buradan deneyelim…
Şeytan o kadar etkilenmiş ki rüyasında gördüğü Kali’den, sürekli uyumak istemiş. Bulduğu bütün uyku getiren ilaçları almış, karnını kış uykusuna yatacakmış gibi doldurmuş. Ve yatmış rüyaya.
Bilmezmiş ki bu Kali’nin Şeytan’a oynadığı bir oyunmuş.
Kötü güçlerin yok edicisi Kali, yıllar önce gözünü Şeytan’a dikmiş. “Ona öyle bir oynamalı ki, yakışsın ölümü adına” diye düşünmüş ve başlamış hayal kurmaya.
Yorum Yok