Startup Weekend İstanbul birincisi olduğumuzda, dünyanın dört bir yanından 138 şehrin birincisi ile yarışacağımız Global Startup Battle’a katılma hakkı kazanmış olduk. 24 saat içerisinde projemizi anlatan bir video hazırladık ve sonraki hafta Facebook üzerinden yapılacak oylamayı en çok kişiye duyurabilmek için harekete geçtik. Herkesin her gün 1 oy hakkı olduğu ve en çok oy alan 15 projenin finale kalacağı bu sistemde başarılı olmak, videomuzu viral hale getirmekten geçiyordu.
Ne yaptık, ne yapamadık?
SW İstanbul sonrası yorgunluk üzerine videoyu da hazırlayınca bir süre nefes alma ihtiyacı hissettik. İlk hafta yarışmacılarından olduğumuz için “Nasıl olsa bir haftamız daha var!” düşüncesinin rahatlığına kapıldık.
Liste oluşturma
Ne yaptık? Yarışma başlamadan 1 gün önce ve hatta başladıktan sonra etrafımıza yarıştığımızı duyurduk.
Ne yapabilirdik? Videonun hazırlanmasından hemen sonra ulaşılacak kişileri listeleyebilirdik. “Tanır mı, ayıp olur mu?” demeden, ulaşabileceğimiz, ilgilenebileceğini düşündüğümüz herkese ilk günden ulaşabilirdik.
Duyuru metni hazırlama
Ne yaptık? Kimimiz yarışma başlamadan 1 gün önce kimimiz yarışma başladığında, kendi çevremiz için ayrı ayrı metinler hazırladık. Okuldan arkadaşlarımıza başka, ailemize başka, iş arkadaşlarımıza başka…
Ne yapabilirdik? Medya, arkadaşlar, yabancılar gibi farklı gruplara farklı metinler hazırlayıp bunları yarışma başlamadan ekip içinde paylaşabilirdik. Böylece aynı işi tekrar tekrar yazarak zaman kaybetmezdik.
Görsel kılavuz
Ne yaptık? Oy verilecek platform deneyimli internet kullanıcıları için bile oldukça zorlayıcıydı. Yarışmanın 4. gününde adım adım nasıl oy verileceğini anlatan bir görsel hazırladık.
Ne yapabilirdik? Yarışma başlar başlamaz, net ve hata kabul etmez bir oylama kılavuzu hazırlamak ilk günden bize oy avantajı sağlayabilirdi. Bunu deneyimsiz bir internet kullanıcısı ile birlikte aşama aşama nerede takıldığını gözlemleyerek yapabilirdik.
GSB bize neler kattı?
Utanma yok: Global Startup Battle sırasında hayatımızın en büyük “spam” faaliyetlerini gerçekleştirerek tanıdığımız tanımadığımız herkese günlerce ve defalarca e-posta attık, telefonlar açtık ve ricalarda bulunduk. Bu, bizim çok kısa sürede beklemediğimiz sayıda kişiye ulaşmamızı sağladı.
Deadline: Birçok şey, 1 hafta içerisinde yetiştirmeye çalıştığımız için, normalde olacağından çok daha hızlı gerçekleşti.
Destekleri görme: Çevremizdekilerin desteğinin yanı sıra, hiç tanımadıklarımızdan gelen cesaret verici e-postalar ve Facebook mesajları, bu işe daha da sıkı sarılmamızı sağladı.
Sonuç olarak GSB’da finale kalamadık ama gördüğümüz destek, hızlı başlangıç ve öğrendiklerimiz bizim için en değerli ödül oldu. Destek veren herkese buradan bir kez daha teşekkür ederiz!
işte bu da yine hiç tanımadığınız birinden gelen bi destek bi mesajı. çok güzel bi fikir. özellikle üniversite gençliği paylaşmanın ne demek olduğunu iyi biliyor. böyle bi platform hem tüketimi azaltmaya yardımcı olacak hem de insanları daha somut bi şekilde bir birine bağlayacaktır. tebrikler.
Çok teşekkür ederiz! 🙂