Su

Her anımda

Her adımda

Bir bebeğin gülüşü ya da ağlayışında, bir ağacın duruşunda, bir kuşun uçuşunda, bize uzanan bir elde, gözde ya da sözde, kendiliğinden çözümlenen sorunlarda, tam zamanında gerçekleşen olaylarda… Aşkı hatırlayarak başladığımız yaratım yolculuğumuz, çevremizden, kendi benliğimizin ötesinden, bize doğru akan aşkı kabul ederek son bulur.

Lohusalıkta, yani yaratım sonrası dinlenme döneminde, ihtiyacımız olan -ve yapmamız gereken- tek şey bize gelen armağanları kabul etmektir. Su ve lohusalık aşaması, kendimizi almaya açtığımız zamandır. Dünyaya özümüzden çıkanları sunduktan sonra, bize akan armağanlarla genişler, yeniden büyürüz.

Suya vardığımızda, o zamana dek geçtiğimiz tüm yollar ile keşfettiğimiz, kendimize ve çevremize dair her şey, sevdiklerimiz, sevemediklerimiz, öğrendiklerimiz, öğrenemediklerimiz bizimle akmaya başlar. Artık tüm bunları birleştirip, hayatında neyin var olmasını istiyorsa onu yaratan bir büyücü gibi, yolumuza aşkla devam ederiz.

Sappho

Bugünü görmeme yardımcı olan tüm öğretmenlere sonsuz teşekkürler.

Hakikate tanıklık etmek.

An be an iyileşmek.

Zihnen, ruhen, bedenen bir hissetmek.

Yaşamın sunduğu tüm armağanları kabul etmek.

Devr-i daimde olmak, verdikçe almak.

Kendinin ötesine geçmek, Ruh olmak.

Eşzamanlılığı deneyimlemek.

Yolu açık bir şekilde görmek, duymak, sezmek veya bilmek.

Kendi içindeki bilgeliği bulmak.

Koşulsuz sevmek.

Bedenin ve doğanın tüm armağanlarını hissetmek.

Armağan

Suyun size sunduğu armağanlar neler?