Tanrıça heykelciği

Yolculuğa çıkmak için yeniayda, ayın 14’ünde, saat 14’te buluştuk. 

Niyetini koyduktan iki gün sonra ilk rüya kaydı geldi, onun tabiriyle uykulu sesiyle, duraksamalı, editsiz, yalın.

İzleyen günlerde rüyalar devam etti. Yolculuğun beşinci gecesinde üç farklı rüya gördü ve hatırladı. Kendini ifade, evini bulma, özşefkat ve erille dişili birleştirme yolculukta ilk odaklandığımız noktalar oldu. Ben sordum, o anlattı. “İçgüdülerime güveniyorum.” dedi.

İlk haftamızı tamamlarken, o sırada etrafımdaki pek çok kişiye ve topluluğa önerdiğim gibi ona da özetleme pratiğini önerdim.

İkinci haftamıza girerken rüyasında yılan gördü. Aynı gün elime geçen Tarot destesinin kutusunun kapağında kocaman bir yılan olunca, desteden rüyası için bir kart çektim. “Ay” çıktı. Karta bakınca “heyecanlı ve korkutucu” dedi. “Dünyanın, evrenin akışı sanki beni almış, ama beni tek başına almamış. Evimle birlikte… Evimin içine ne dahilse.”

Üç gün sonra rüyasında denizin üzerinde küçük bir kız çocuğunu takip ederek amaçsızca ve huzurla yürüdü. Bir başka rüyada telefonunu kaybetti, çalındığını düşündü, sinirlendi.

Ertesi gün rüyasında, son bir haftadır olduğu gibi kendisinin içinde olmadığı ikili bir yakın ilişki görünce evliliğini ve eşiyle olan ilişkisini sordum. Konu cinselliğe geldi. Günü niyetinin bir parçası olan teslimiyeti hatırlayarak kapattık.

Dolunaya bir gün kala ilk özetleme seansını yaptı, yazdı, yaktı. Ertesi gün sabah erkenden kalktı ve dans etti.

Dolunayda Seder-Masochism’in açılış sahnesi ile birlikte aklıma düştü. Film boyunca onun için bir Tanrıça heykelciği ya da damgası yapmayı düşledim.

Ertesi gün çantası çalındı. “Sana çantada taşımalık bir heykelcik yapmamı ister misin?” diye sordum. “İlk duyduğumdan beri gözümde canlandırıyorum.” dedi.

Gözünde canlandırdığı koca memeli, koca kalçalı Tanrıça heykelciği artık Utkan’la.

Tılsımdaki bazı semboller

Görsel: Ayın Kızları Tarotu (yukarıda), Ayasofya’dan Madonna ve çocuk mozaiği

Evrenin dişi prensibi birçok biçimde ifade edilir: toprak ana, bakire, baştan çıkarıcı, bolluk getiren, aynı zamanda intikamcı. Antik Mezopotamya’dan Orta Amerika halkına kadar, evrenin orijinal, daima doğurgan tanrıçasına tapıldı ve saygı duyuldu. Büyük Anne teması, tanrıça ve evrensel yaratıcı Shakti olarak Hinduizm literatüründen, koruyucu Madonna olarak Hıristiyanlığa kadar uzanır.

Sacred Symbols, Thames & Hudson

Tılsımların Leydisi

Paraların Leydisi, yanılsamalardan soyunmuş, gerçekliğin sularında gururla ayakta durur. Gelecek planları hakkında karar verirken bariz olanı ortaya koyar ve evine giren herkese, maddi ve manevi armağanlardan nezaketle vererek konukseverlik sunar. Nazik, veren bir anne olarak görülür ve etrafındaki herkes tarafından sevilir. Bununla beraber güçlü ve beceriklidir, birinin başı dertte olduğunda yardımcı olur.

Mistik Rüya Tarotu, Dr. Janet Piedilato

Ay Taşı

Aytaşı “yeni başlangıçların taşı”dır. Adından da anlaşılacağı gibi, aya ve sezgiye güçlü bir şekilde bağlıdır. Ay gibi, taş da yansıtıcıdır ve bize, ay büyürken ve küçülürken, her şeyin bir değişim döngüsünün parçası olduğunu hatırlatır. En güçlü etkisi duyguları yatıştırmaktır. Aytaşı, bilinçdışını bilince getirir ve sezgi ve empatiyi destekler. Özellikle dolunay zamanında berrak rüya görmeyi teşvik eder. Aytaşı geleneksel olarak psişik yetenekleri geliştirmek ve durugörü geliştirmek için kullanılmıştır.

The Crystal Bible, Judy Hall

Tılsımlı Yolculuk

Derin, karanlık, zor bir yolculuktaysak, semboller yoldaşımız olabilir.

Nasıl?

Yorum Yok

Leave a Reply